İbn Mukle
İbn Mukle çeşitli ilim ve sanatlarda, özellikle belâgat, lugat, şiir ve edebiyatta devrinin önde gelen simalarından biriydi; bazı şiirleri çeşitli eserlerde yer alarak günümüze kadar intikal etmiştir (İbn Hallikân, V, 116-117). Onun asıl şöhreti ise hat sanatı alanındadır. Kardeşi Ebû Abdullah Hasan ile birlikte kâğıt ebadına, kalem kalınlığına ve yazıldığı mevkie göre adlandırılan mevzun hatlarda bir tasfiye ve tasnif yaparak aklâm-ı sittenin teşekkülünde en önemli rolü oynamıştır. İbn Mukle’nin tevkī‘ ve rikā‘, Ebû Abdullah’ın ise neshî yazıda uzmanlaştıkları bilinmektedir. Harflerin geometrisi İbn Mukle ve kardeşi vasıtasıyla tesbit edilerek harf bünyeleri daire esasına göre belli nisbetlere ve kurallara bağlandı. Onların ortaya koyduğu usul ve kurallar İbnü’l-Bevvâb’ın (ö. 413/1022) zuhuruna kadar bütün kâtip ve hattatlara örnek oldu. Üslûp sahibi üstatlar, İbn Mukle ve kardeşinin hat sanatına getirdikleri esaslardan hareketle kendi üslûplarını geliştirdiler. Yâkūt el-Hamevî, İbn Mukle’nin Seyfüddevle el-Hamdânî’ye elçi olarak gönderildiğini ve onun için birkaç cilt kitabı istinsah ettiğini (MuǾcemü’l-üdebâǿ, IX, 31-32), İbnü’n-Nedîm de iyi bir hattat olan babasının yazdığı bir mushafı gördüğünü (el-Fihrist, s. 12) söyler. Oğullarından Ebü’l-Hasan Ali de dönemin meşhur hattatları arasında yer alıyordu. Ancak bu aileden günümüze ulaşmış herhangi bir yazı örneği bulunmamaktadır. www.hisarantik.com
Hz. Ali'nin Kufe'yi merkez yapmasından sonra hat kufi olarak bilinmeye başlandı. İslamiyet'in doğuşundan Abbasiler devrine kadar mekki, medeni gibi isimler alan yazıların yerine de kufi kullanılmaya başlandı. Abbasiler zamanında 150 yıl kadar kullanılan kufi yazı, Bağdatlı meşhur vezir ve hattat İbn Mukle (ö. 940)’nin sahip olduğu geometri bilgisi sayesinde geliştirdi. (İslam Ansiklopedisi ve Kalem Güzeli)
Yazının ana ölçülerini tespit eden bir sistem ortaya koyan İbn Mukle, harflerin güzelliği için nokta, elif ve daireyi standart bir ölçü olarak kabul etti. Bu ölçüler dahilinde muhakkak, reyhani, sülüs, nesih, tevki ve rika adında altı çeşit yazının usul ve kaidelerini de ortaya koydu. Bunların tamamına da aklam-ı sitte denildi. İbn Mukle, harflerdeki sert ve köşeli hatları, yuvarlayıp yumuşattı. Böylece daha estetik bir yazı elde etmeyi başardı.